Diyarbakır’da Özel Eğitim Kurumları Güneydoğu Bölge Temsilcisi Hediye Atay ve Özel Eğitim Kurumu üyeleri, engellilerin kimlik doğrulama sorunlarıyla ilgili basın açıklaması düzenledi.
Güneydoğu Gazeteciler Cemiyeti’nde (GCC) düzenlenen basın açıklamasına Özel Eğitim Kurumları Güneydoğu Bölge Temsilcisi Hediye Atay, kurum temsilcileri ve engelli aileleri katıldı. Burada konuşan Özel Eğitim Kurumları Güneydoğu Bölge Temsilcisi Hediye Atay, sağlık kurulu raporuyla engelli olduğu tespit edilen ve özel eğitim değerlendirme kurulu kararı ile destek eğitimi programlarından yararlanması uygun görülen bireylere özel eğitim ile rehabilitasyon merkezlerinde destek eğitimi verildiğini söyledi. Atay, "Özel eğitim ve rehabilitasyon merkezlerinden destek eğitimi talep eden engelli bireylerin derslere devam-takipleri engelli bireylerin kişisel bilgilerinin kullanılması yoluyla adına kimlik doğrulama sistemi (KDS) denilen avuç içi damar izi yöntemiyle yapılması uygulamasına 17 il itibariyle geçildi. Diğer illerde de uygulamaya geçilmesi beklenmektedir. Belirtilen sisteme ilişkin Milli Eğitim Bakanlığı’nca yayımlanan usul ve esaslara göre, engelli ne olursa olsun tüm öğrencilerin ders devam takipleri belirtilen KDS’ne göre yapılacağı hatta kimlik doğrulaması yapılması istenen öğrencilerin engeli varsa anne-baba veya belirlenecek bir kişiyle vekili ile birlikte kuruma gelmesi, öğrencinin ders giriş çıkışlarında bu vekilin kimlik doğrulamasının yapılması zorunluluğunu getirmiştir. Benzer uygulama genel sağlık sigortası kapsamında da getirilmiştir. 0-12 yaş arası çocuklar ve acil hastalar ile damar izi olmayan bireyler kapsam dışında bırakılmıştır. Hastaya anne, baba veya vekil getirmek zorunluluğu düşünülmemiştir. Ayrıca, uygulama başlatılan illerde engellerinden dolayı bazı öğrenciler otizmli ve ağır zihinsel engelli öğrencilerimizdir. KDS’yi reddetmekte öğrenci, anne, baba, öğretmen müdür eğitimi bırakıp, bu işle uğraşma gibi bir durumla karşı karşıya kalınmaktadır.Bu konuda talebimiz çalışmadığı açıkça belli olan bu sistemin uygulanmasının durdurulması, devam takip işleminin anayasaya ve kanunlara uygun olarak başkaca tedbirlerle yapılmasıdır" dedi.
"ENGELLİ İLE BİRLİKTE AİLESİ DE BİLGİLENDİRİLMELİDİR"
Öğrencinin eğitiminin yanında ailesinin de bilgilendirilmesi gerektiğini ifade eden Atay, "Ailenin eğitilmesi gereklidir. Hal böyle iken 2009 yılında bir saatlik bireysel eğitim için devlet 51 lira destek verirken, bu günde aynı ödemeyi yapmaktadır. Bu konuda Ocak 2015 tarihinde Maliye Bakanlığı’nca aynı yıl içinde sağlanacak destek miktarı belirlenecektir. Talebimiz geçmiş hak kayıplarını da içerecek makul bir destek miktarı belirlenmesidir. Kurumlarımızda çalışacak kadar yeterli sayıda özel eğitim öğretmeni mevcut değildir. Bu nedenle hizmetçi eğitim kurslarından yararlanılmaktadır. Öğretmen ihtiyacı karşılanmaktadır.Hatta özel eğitim okullarında ya da ilköğretim okullarının alt özel sınıflarında çalışanlara da bu hak bakanlıkça tanınarak ihtiyacın karşılanmasına çare aranmıştır. Bahse konu öğretmenler bakanlığın bilgi ve görüş yazıları çerçevesinde valilikten alınan çalışma izin onayları ile kurumlarımızda çalışmaktadırlar. 12 ile 13 yıl gibi aralıksız çalışanlarda mevcuttur" diye konuştu.
Kaynak: iha