SAMSUN'da 10 avukatın bir araya gelerek açtığı 'Arabuluculuk Merkezi' mahkeme süreci oluşmadan tarafların karşılıklı uzlaşmasını sağlamayı amaçlıyor. Arabulucu avukat Yeter Filiz Çakır, bu sistemin yaygınlaşmasıyla hukuk mahkemelerindeki iş yükünün azalacağını söyledi.
Türkiye'de arabuluculuk uygulaması 22.06.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu ile başlatıldı. Yapılan yasal düzenleme sonrasında uygun şartlara sahip olan avukatlar eğitim çalışmalarına katılıp sınavı geçmeleri halinde 'arabulucu' unvanı kazandı. Türk hukukunda 'arabuluculuk' uygulaması faaliyete geçerken Samsun'da bir araya gelen arabulucu unvanlı 10 avukat, geçen ay Türkiye'deki ilk arabuluculuk merkezini kurdu.
Arabuluculuk sisteminin dünyada yaklaşık 70 yıldır uygulandığını belirten arabulucu avukat Harun Uyanıkoğlu, "Türkiye'de çok yeni bir uygulama. Ülkemizde şu an bin 500 civarında arabulucu meslektaşımız var. Bizler bu mesleği icra etmeye çalışıyoruz. Bu sistem ile mahkemeyi aradan çıkararak taraflar kendi özgür iradeleriyle gelip hukuki uyuşmazlıklarda anlaşma sağlayabiliyorlar. Arabulucu sayesinde meseleleri çözebiliyorlar" dedi.
Arabulucunun yapılan her görüşmede tutanak tuttuğunu dile getiren avukat Uyanıkoğlu, "Tarafların uzlaşması halinde bu belge aynı mahkeme ilanı gibi geçerlilik arz eder. Taraflar eğer bu anlaşmaya uymazlarsa mahkemenin de onayını aldıktan sonra bunu icraya koyarlar. Görüşmeler esnasında kişiler her türlü konuyu konuşabilirler. Tamamen gizli kalır. Bu noktada biz de Türkiye'de ilk arabuluculuk merkezini kurduk. Bu tip yapılanmanın şu anda Türkiye'de örneği yok" diye konuştu.
Arabulucu avukat Yeter Filiz Çakır ise adliyelerde mahkemelerdeki iş yükünün çok fazla olduğunu dile getirerek, "Hakimlerimizin iş yükü çok fazla. Küçük uyuşmazlıklar ve tarafların anlaşabileceği küçük kırgınlıklar da hakimlerin önüne gelebiliyor. Bu konuda İngiltere'de uygulanan sistemle davaların yüzde 30'u arabulucular tarafından çözülüyor. Türkiye'de henüz yeni. Arabuluculuk geliştikçe Türk yargı sisteminde hukuk davalarında en azından mahkeme önüne gelecek uyuşmazlıkların yüzde 30 civarında azalacağını düşünüyoruz. Çünkü hakikaten insanlar belki bir araya gelseler mahkeme önünde anlatamadıkları manevi duygularını karşılıklı anlatabilecekler. Çözüm bulabilecekler. Bizim toplumumuzda da uzlaşma kültürü bulunmakta. Uyuşmazlık daha kısa sürede çözülebilecek. 2-3 yıl gibi dava süresi yerine arabuluculuğu tercih edeceğini düşünüyoruz. Süreç çok kısalmış olacak. Hem psikolojik hem maddi yönden insanlar bir katkı sağlayacak" dedi.
Avukat Çakır, bu sistemin yaygınlaşmasıyla hukuk mahkemelerindeki iş yükünün azalacağını söyledi.

FOTOĞRAFLI

Kaynak: dha