2,5 yıl önce Muş Hasköy İlçesi’nde 8 aylık asker olduğu sırada aynı karakoldan bir piyadenin tüfeğinden çıkan kurşunla hayatını kaybettiği iddia edilen er Uysal Doğan’ın davası devam ediyor. 2.5 yıl süren hukuk mücadelesi, 2 ay önce Malatya’daki Kara Kuvvetleri Komutanlığı 2’nci Ordu Komutanlığı Askeri Mahkemesi’nden gelen takipsizlik kararıyla yeni bir boyut kazandı.


AİLEYE ŞOK TEBLİGAT

Uysal Doğan’ın ailesi, takipsizlik kararının ardından önce Anayasa Mahkemesi’ne, buradan çıkabilecek olumsuz bir karar sonrası Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne (AİHM) başvurma hazırlığında bulunurken, Antalya Sulh Hukuk Mahkemesi emanetinde bir paketleri olduğu ve bunun alınması gerektiği yönündeki tebligatı aldı. Anne ve baba Antalya Adliyesi’nde gittiğinde, şok yaşadı. 2.5 yıl önce ölen oğullarının kanlı eşyalarını teslim alan aile, yeniden yıkıldı. Oğullarının olay anında üzerinde, kurumuş kan lekesinin bulunduğu eşyalarını alan Gülizar Doğan ile Rıza Doğan gözyaşlarına boğuldu. Acıları tazelenen aile, kendilerine kanlı elbiseleri gönderenler hakkında yasal yollara başvuracaklarını belirtti.

KANLI KIYAFETLERİN GÖNDERİLMESİ SUÇTUR


Ailenin avukatı Ahmet Çevik, kanlı elbiselerin gönderilmesi ile aileye ikinci kez evlat acısı yaşatıldığını söyleyerek, "Şüpheli ölümlerde aileler yıkılıyor. Her şüpheli ölüm bir cinayettir. Bu ailemize de kanlı kıyafetlerin gönderilmesi aslında suç niteliği taşır. Daha iç yargı yolları tükenmiş değil. Aileye manevi ızdırap çektirilmesi bir suç kapsamındadır ve hatta devletin tazminat sorumluluğunu da gerektirir" diye konuştu.

KIYAFETLERİ MEZARIMA KOYUN

Anne Gülizar Doğan, oğlunun şüpheli öldüğüne dair davaları eşinin takip ettiğini, kanlı elbiseler ulaştıktan sonra oğlunun mezarını ziyaret ederek, ölümünde sorumlu olanların cezalandırılması için kendisinin de aktif görev alacağını söyledi. Anne Doğan, kanlı kıyafetleri saklayacağını ve ölmesi durumunda kendi mezarına koymasını yakınlarına vasiyet ettiğini sözlerine ekledi.

Editör: TE Bilişim