Geçtiğimiz yıl yapılan toplu sözleşmede 2014 yılı için 123 lira net taban aylık ve 150 liralık bir artışın sağlandığını hatırlatan Değer, her ne kadar bir yıllığına net 273 liralık bir artış gibi görünse de 2014 yılında enflasyon rakamlarının çift haneli rakamlara ulaştığını kaydetti. Değer, "Gezi olayları, 17 ve 25 Aralık darbe girişimleri ve 6-7 Ekim olayları ülke ekonomisine darbeler vurarak enflasyonu yükseltmiştir. Bu sebeple toplu sözleşmede her ne kadar 2014 yılı için enflasyon farkından mutabakatta yazılmamışsa da, saydığımız sebeplerden dolayı öğretmenler ve tüm memurlar ücret kaybına uğramışlardır. Hükümet bu konuda bir an önce adım atmalı, memurun alın terini soğumadan vermelidir. İki dönem olarak verilen maaş zamlarının ikinci döneminde vergi dilimine girdiğinden dolayı verilen zam öğretmenin cebine girmeden devlet kasasına geri dönmektedir. Vergi dilimi bir an önce makul düzeylere inmeli veya kaldırılmalıdır" dedi.
Son dönemde öğretmenlere yönelik artan şiddet olaylarına değinen Değer, "Öğretmenin toplum nezdindeki itibarının düşmesi devletin öğretmene verdiği değerle MEB’in öğretmenini sahiplenmesiyle orantılıdır. Devletin, hükümetin toplumun geleceğini şekillendiren öğretmenleri sadece 24 Kasım öğretmenler gününde değil, itibarı geri verilerek her zaman hatırlanmalıdır" diye konuştu.
Son 10 yıl içerisinde ek ders ücretlerine gözle görünür bir artışın sağlanmadığına işaret eden Değer, öğretmenlerin büyük bir kısmının ek derslerin almadığını söyledi. Değer, "Aynı işi yapan okul Yöneticileri arasındaki ek ders farkı kapatılmalıdır. Orta öğretim de farklı, ilköğretimde farklı ana okul yöneticilerinin ek dersleri farklıdır. Bu farklar en yüksek ek ders alan okul türü yöneticisine göre yeniden düzenlenmelidir. Ek ders ücretleri gelişmiş ülkelerin standartlarına uygun hale getirilmelidir. Devletin hiçbir kurumunda tutulan nöbetler karşılıksız değildir. Söz konusu öğretmen nöbeti olunca devletin tüm alıcılıları kapanmaktadır. Öğretmenin büyük bir sorumluluk alarak tuttuğu nöbetlerin her nöbet günü için en az 4 saat ek ders ücreti ödenmelidir" şeklinde konuştu.
Öğretmen sirkülasyonuna değinen Değer, "Yaşadığımız bölgede çalışma şartlarının zorluğu nedeniyle öğretmen sirkülasyonu çok fazla olmaktadır. Bölge dışından gelen öğretmenler ortalama iki sene içerisinde bölgeden gitmektedir. Bölgede tecrübe kazanmış öğretmen sayısı azdır. Bölgemizdeki öğretmen sirkülasyonunu en aza indirmek için hükümet bir an önce teşvik paketi çıkarmalıdır. Çalışma şartlarının zor olduğu bölgelere ek ücret vermelidir. Kapatılan dershanelerin yerine okullarda ve halk eğitim merkezlerinde ücretsiz kursları verilmesi öğrenci ve velilerimiz için güzel bir adım olmuş olup, hafta içi çalışan öğretmenlerimiz hafta sonunu harcayarak fedakarca çalışmalarının, emeğinin karşılığını alamamaktadır. Destek kursları için verilen ek ders miktarının artırılması ek ders ücretinin en az iki katına çıkarılması gerekmektedir. Öğretmenlerin yukarıda saydığımız problemler dışında bir sürü sorunu vardır. Bu sorunlar giderilmedikçe devlet büyüklerinin öğretmenlerle ilgili övgü dolu sözleri afaki olmaktan başka bir şey değildir. Hükümetimiz ve Cumhurbaşkanımızın Türkiye’yi dünyada büyük ekonomiler arasında görmesi ve yine Türkiye’nin G-20 ülkeleri arasında yer alması ülkemiz adına sevindirici olmakla birlikte bu gücün öğretmenin bütçesine de yansıması gerekmektedir. Unutulmamalıdır ki, bir ülkenin en büyük gücü duble yolları, hızlı trenleri, turizm yatırımları, silahlı ordusu değil eğitim neferleri olan öğretmenleridir. Bu vesileyle memleketin en fedakar mesleklerinden olan öğretmenlerimizin 24 Kasım Öğretmenler Gününü kutlar, ebediyete intikal eden öğretmenlerimize de Allah’tan rahmet dileriz" dedi.
Kaynak: iha
