Seçime artık haftalar kaldı. Partiler seçim beyannamelerini kamuoyuyla paylaşmaya başladılar. Seçim beyannameleri, partilerin iktidarlarında neleri yapacaklarını, nasıl yapacaklarını ve ne zaman yapacaklarını özetledikleri uzunca metinler.

AKP'nin 2015 seçim beyannamesi 15 Nisan'da görücüye çıktı, üzerine epey analizler ve tartışmalar yapıldı/yapılıyor. Bu yazıda ise şimdi açıklanan beyannameyi değil, AKP'nin 2011'de açıkladığı beyannamesini inceleyeceğim.

Bu inceleme, iktidar partisinin geçmiş vaatlerini ne ölçüde gerçekleştirdiğini göstererek 2015 vaatlerini daha iyi değerlendirmemiz için yol gösterecektir.

SEÇMENE GİDEN YOL

AKP 2011 Beyannamesi’ni 16 Nisan 2011'de kamuoyuyla paylaşmıştı. O zamanki beyanname 160 sayfaydı şimdiki ise tam 352 sayfa. Ekonomiye 2011'de "Büyük Ekonomi" başlığı altında 37 sayfa ayrılmış, 2015'te ise "İstikrarlı ve Güçlü Ekonomi" başlığı altında 89 sayfa ayrılmış.

Her iki doküman da AKP'nin web sitesinde yayımlandığı için dileyen okur, her iki metni de inceleyebilir. Bu yazıda somut olarak beyannamede geçen ve seçmene vaat edilen konularda, geçen 4 yılda ne kadar yol alındığını inleyeceğim.

VERİLERLE 2015 HEDEFLERİ

AKP 2011 Beyannamesi’nde irili ufaklı 70'e yakın vaat ve öngörü yer alıyor. Bunların bir kısmı 2015'e kadar olan vaatler, bir kısmı ise 2023 tarihli vaatler.

Aşağıdaki tablo ölçülebilir kriterleri olan 28 adet vaadi ve son durumlarını içermekte. Genel olarak 2015 yılına gelindiğinde kişi başı milli gelirin 14 bin dolar olacağı vaat ediliyor ancak son açıklanan verilere göre ise bu rakam 10 bin 404 dolar.

Buna göre 2008'in bile gerisine düşülmüş durumda. Benzer şekilde milli gelir 1 trilyon 76 milyar dolar olarak hedeflenmiş, en son rakam ise 800 milyar dolar.

Yaklaşık 276 milyar dolarlık bir yanılma var. 2015 yılı için ihracat hedefi 201 milyar dolar iken, en son 157 milyar dolar olarak gerçekleşmiş. Eğitimin "birkaç yıl içerisinde" 13 yıla çıkarılması ise 4+4+4 ile rafa kaldırılmış. Gerçekleşmesi için henüz bir adım atılmayan ya da öngörülenin bir hayli gerisinde adım atılan vaatler çoğunlukta.

VERİLERLE 2023 HEDEFLERİ

AKP’nin, 2011 seçimleri öncesinde önemli söylemlerinden biri de 2023'ü hedef göstermesiydi. Bu nedenle pek çok vaadin hedef tarihi de 2023 olarak belirlenmişti.

Bu vaatler borsada işlem gören şirket sayısından, büyük lojistik merkezlerine; tarımsal milli gelirin artırılmasından, Ar-Ge harcamalarına kadar uzuyor.

Buradaki hedefler ile son duruma ilişkin veriler de aşağıdaki tabloda yer alıyor. Son durum, bu vaatlerin ne kadarının 2023 yılına varıldığında gerçekleşebileceği konusunda ipuçları veriyor.

KAÇINCI EKONOMİ?

Kamuoyunda en çok ön planda tutulan vaatlerden birisi de Türkiye'nin 2023 yılında ilk 10 ekonomi arasında yer almasıydı.

Varolan duruma net bir açıdan bakabilmek için Türkiye'nin 1960'lı yıllardan bugüne (daha önceki yıllara ait sağlıklı ülke verileri yok) dünyada kaçıncı ekonomi olduğunu incelemek gerekir. 1961'de 18. olan Türkiye şu an yine 18. ekonomi.

Kısaca son 53 yılın 30'unda ülkemiz ilk 20 ekonomi içerisinde yer alıyor. En kötü sıralamamız ise 1994'te, 28. sıraya düşmüşüz. 2011'de seçim beyannameleri açıklanırken 17. olan ekonomi şu an 18. sırada.

İLK 10'A GİRMEK İÇİN

Peki ilk 10 ekonomiye girmek için ne yapmalı? Nüfusu bizden az olup bizden daha fazla üreten ülkeleri geçmeli.

Yani Avusturya, Kanada, Fransa, İngiltere, İtalya, İspanya, Hollanda ve Güney Kore'yi geçmeli! Bu ülkeleri geçmek için partilerin seçim beyannamelerini bu çerçeveden incelemek ve bizi bu hedefe yaklaştıracak vaatler, icraatlar içeriyor mu diye bakmak gerekiyor.

Bu ülkeler bireysel özgürlükler, girişimcilik, eğitim ve benzeri konularda neler yapmış incelemek, o alanlarda onlarla yarışmak, en azından onları örnek almamız gerekiyor. Bu ülkelerin hikâyelerini ve ilk 10 ekonomiye girmenin sırlarını ise bir sonraki yazıda inceleyeceğim.
 
Editör: TE Bilişim