AK Parti Diyarbakır Milletvekili Mehmet Hamzaoğulları, HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ın Diyarbakır-Ankara uçağında bir yolcu ile Kobani olayları nedeniyle tartışmasının tanığı olan AK Parti Diyarbakır Milletvekili Mehmet Hamzaoğulları, uçakta yaşanan olayı anlattı.
AK Parti Diyarbakır Milletvekili Hamzaoğulları, Meclis’te düzenlediği basın toplantısında Diyarbakır-Ankara uçağında bir yolcunun HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’a Kobani olayları nedeniyle gösterdiği tepkinin detaylarını anlattı.
Hamzaoğulları, olayı şöyle anlattı:
"30 Ekim akşamı 21.20 Diyarbakır-Ankara uçağı ile buraya hareket etmiştik. Uçak aprona indikten sonra yaklaşırken körüklere doğru 3. sırada oturan bir yolcu Selahattin Demirtaş’a ’Selahattin Demirtaş, 1 Kasım’da sokağa insanları tekrar dökmeye çalışıyorsunuz. Bu ölümler yeterli değil mi, yetmedi mi, insanları öldürerek ne ele geçirmek istiyorsunuz?’ diye tepkisi oldu. Selahattin Demirtaş ise dönerek ’Terbiyesizlik yapma’ dedi. Kendisi de ’Ben terbiyesizlik yapmıyorum, yüreğim yanıyor. Benim çocuğum Kobani olaylarında yaralandı. Yaralı bir evladın babasıyım. Tepkimi anlaman lazım’ dedi. Selahattin Bey bu tepki üzerine ’Çıkışta erkeksen bu ifadeleri yüzüme de söyle’ dedi. Beyefendi de ’Ben Allah’tan başka kimseden korkmuyorum’ dedi. Hatta oturduğu yeri de tarif etti. Selahattin Bey, o dönemde korumasına susturmasını söyledi. Korumasının fiziki bir teması olmadı. Koruması susturmaya çalıştı ama babanın tepkisi devam etti. Bu tepki üzerine uçaklarda olan yolcularda karşılıklı tepkiler başladı. Uçak indikten sonra Selahattin Bey’in güvenlik çağrılması doğrultusunda bir isteği oldu.
Uçağın kapısı açıldıktan sonra da Selahattin Bey, ’Ben bu yolcuyu almadan gitmeyeceğim’ dedi. Ben de kendisine bu yapılanın doğru olmadığını, yolcuyla ilgili zaten oturduğu yerin belli olduğunu, ilerde bir şikayeti olacaksa zaten emniyetin gerekeni yapacağını söyledim. Ama kendisi bu konuda biraz ısrarcı oldu. Ben de kendisine bunun Diyarbakır’a bir faydasının olmayacağını, zaten şehrin 6-7 olaylarından dolayı gergin olduğunu söyledim. Sonra körükte biraz daha ilerledik. Arkadan gelen yolcular arasında da bağrışmalar vardı. Bazı insanlar Selahattin Demirtaş’ın yanına geldiler, beyefendinin tekrar VIP minibüsü denilen yerde Selahattin Bey’le bir atışması oldu."
"HERKESİN SAĞDUYUYA İHTİYACI VAR"
"Babanın tepkisini anlıyorum. Çünkü 6-7 Ekim olayları Diyarbakır için çok üzücü olaylardı" diyen Hamzaoğulları, "Diyarbakır böyle tanınmayı hak etmiyor. Diyarbakır bu algıyı hak etmiyor. Baba doğal olarak çocuğunun olaylarda yaralanmasından dolayı ve insanları sokağa döken partinin HDP olmasından dolayı, HDP’nin Genel Başkanı Selahattin Demirtaş olmasından dolayı babanın haklı bir tepkisi vardı. Bu olay dün medyaya yansıdı. Bazı arkadaşlar telefon açıp sordular. İstenmeyen bir olaydı ama herkesin demokratik hak ve özgürlüğünü korumamız gereken bir dönemdeyiz. İnsanların canlı canlı üçüncü kattan atıldığı bir Diyarbakır’dan bahsediyoruz. 40’tan fazla canımızı kaybettiğimiz bir dönemden geçiyoruz. Herkesin sağduyuya ihtiyacı var. Birlik ve beraberliği en fazla ihtiyacımız olduğu dönem. Bu dönemde de herkesin tansiyonu düşürücü açıklamalar yapması lazım" ifadelerini kullandı.
"ARTIK KÜRTLER DE ÇOK RAHATLIKLAR SESİNİ ÇIKARIYOR"
Belki de bir Kürt vatandaşının HDP Genel Başkanı’na tepkisinin neden bu kadar anlamlı olduğunu ilk defa gözler önüne serdiğini söyleyen Hamzaoğulları, "Artık Kürtler de çok rahatlıkla sesini çıkarabiliyor, tepkilerini ortaya koyabiliyor. Hiç kimseden de çekinmediklerini de gösterdiler" dedi.
Açıklamalarının ardından gazetecilerin sorularını cevaplayan Hamzaoğulları, olayda iki taraf arasından fiziki bir müdahale olup olmadığına yönelik, "Selahattin Bey’in beyefendiye herhangi bir fiziki müdahalesi olmadı ama korumasına onun alınması gerektiğini söyledi. ’Alın bunu’ dedi. Beyefendi ise yerinden dahi kalkmadı, üçüncü sırada oturuyordu. Yerinden dahi kalkmadan bunları söyledi, bir hareketlenmesi dahi asla olmadı" karşılığını verdi.
"KÜFÜRLEŞMELER OLDU"
Hamzaoğulları, olayda şiddete yönelik hiçbir şeyin yaşanmadığını belirterek, "küfürleşmelerin olduğunu" dile getirdi. Gerginliğin Selahattin Demirtaş’ın havaalanından ayrılıncaya kadar yaşandığını anlatan Hamzaoğulları, olaya karışan kişinin uçakta herkesin çok rahatlıkla duyacağı şekilde, adresini "Ben şurada oturuyorum, sen de bu adresi biliyorsun, numarasına kadar evini söylediğini, hiç kimseden korkusu korkum yok" şeklinde söylediğini belirtti.
Selahattin Demirtaş’ın alandan ayrılmasının ardından polis memurlarının olaya karışan kişinin alınması konusunda Selahattin Demirtaş’tan istek geldiğini kaydeden Hamzaoğulları, sonrası konusunda kendisinin bilgisi olmadığını dile getirdi.
"SOMA VE ERMENEK’TE YAŞANAN FACİALAR BİZİM İÇİN ÇOK ACI"
Soma’da siyasilere halkın gösterdiği tepkilerin hatırlatılması üzerine ise Hamzaoğulları, "Soma ve Ermenek’te yaşanan facialar bizim için çok büyük acılar. İnsanların tepkilerini anlamak lazım. İnsanların acıları varken ortaya koydukları tepkileri hepimizin anlaması lazım" dedi.
"HERKES ÇÖZÜM SÜRECİNİN BİR AN EVVEL BİTMESİNİ İSTİYOR"
Hamzaoğulları, Kürt bir vatandaşın HDP’li bir genel başkana böyle bir tepkisinin nasıl okunması gerektiğine yönelik soru üzerine de "Bölge açısından baktığımızda herkesin yüreği yanıyor. Bu olayların biran evvel bitmesini istiyoruz. Çözüm süreci birilerinin istediği gibi okul yakması, şantiye basması, haraç alması, iş adamlarını kaçırması demek değil. Bölgede yaşayan her Kürt HDP’li değil, her Kürt HDP’ye oy vermiyor. Takdir edersiniz ki Kürtlerden en fazla oyu da AK Parti aldı. Herkes çözüm sürecinin bir an evvel neticelenmesini istiyor" şeklinde konuştu.
"YÜREĞİ YANAN BİR BABA TEPKİSİNİ ORTAYA KOYDU"
Selahattin Demirtaş ve HDP’nin ilk kez bu tepkiyi gördüklerine dikkat çeken Hamzaoğulları, "Ama AK Partili milletvekilleri, Hüda-Par’lı yetkililer ve bölgede siyaset yapan diğer partiler bu tepkilerin çok daha fazlasına karşılaşmalarına rağmen bizler hiçbir zaman ne bir vatandaşın gözaltına alınmasını istedik, ne bir fiziki temasımız oldu ne de sözlü bir dalaşımız oldu. Ki bunların çok daha fazlasını zaman içinde yaşadık. Seçim çalışmalarında, cumhurbaşkanlığı seçimleri ve 30 Mart’ta yaşadık. Vatandaşı anlamak lazım, vatandaşın duygularına kulak vermek lazım. Yüreği yanan bir baba vardı orada baba da tepkisini ortaya koydu" ifadelerini kullandı.
Kaynak: iha