Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, merhum eski Başbakan Bülent Ecevit’in mezarı başında yaptığı açıklamasında, “Sendikal yaşamı, alın terini, emeği, emeğin önemini o bu topluma öğretti. Bizim görevimiz onun açtığı yoldan ilerlemektir. Türkiye’yi çağdaş uygarlığa ulaştırmaktır. Bunu kuşkusuz bölünerek, ayrışarak değil bir araya gelerek yapmak zorundayız” dedi.
Eski Başbakanlardan Bülent Ecevit ölümünün 8. yılında mezarı başında anıldı. Devlet Mezarlığındaki törene CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, DSP Genel Başkanı Masum Türker, CHP Genel Sekreteri Gürsel Tekin ve çok sayıda partili katıldı. Ecevit’in mezarına kırmızı ve beyaz karanfillerden oluşan çelenk koyan Kılıçdaroğlu, Türker ve beraberindeki heyet, saygı duruşunda bulundu, dua etti.
Bülent Ecevit’in bizim siyaset tarihimizin çok önemli bir simgesi olduğunu anlatan Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu: "Onunla siyaset ahlakı öğrenmiştir. Onunla siyaset, mütevazi olmayı, dürüstlüğü, karşılıklı bir araya gelmeyi, konuşmayı ve tartışmayı bize öğretmiştir. O bir devlet adamıydı. Kendi ülkesinin ve çıkarlarını sonuna kadar savunan biriydi. Halkın gönlünde o, halkın Karaoğlan’ıydı. Halkın bağrına bastığı bir siyasetçiydi. Kendisinden biri olarak görüyordu. Mütevazi ve düzgün yaşadı. Bütün amacı halkına hizmet etmekti. Son nefesine kadar da halkına hizmet etti."
CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, merhum Bülent Ecevit’in mezarı başında yaptığı konuşmada, şunları söyledi: “Onun ilkeleri bugün içinde geçerli. Dün ve gelecek içinde geçerliydi. O diyordu ki; ’Bu topraklarda, dünya da ne ezen olsun ne ezilen olsun, insanca, halkça bir düzen olsun.’ Bugünde aynı kurallar geçerli. Sadece Türkiye’de mi? Hayır. Bütün dünyada geçerli.”
Türkiye’nin bütün aydınlarına, emekçilerine, işçilerine çağdaş uygarlık yolunda katkı vermek isteyen her kesimin desteğine ihtiyaçlarının olduğunu ifade eden Kılıçdaroğlu, şunları aktardı:
“Emeğe, alın terine önem verdi. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı yaptığı dönemde 12 Eylül darbesiyle işçilerin ellerinden alınan pek çok hakkı Bülent Ecevit verdi. Sendikal yaşamı, alın terini emeği, emeğin önemini o bu topluma öğretti. Bizim görevimiz onun açtığı yoldan ilerlemektir. Türkiye’yi çağdaş uygarlığa ulaştırmaktır. Bunu kuşkusuz bölünerek, ayrışarak değil bir araya gelerek yapmak zorundayız. Rahmetli Ecevit, hem Cumhuriyet Halk Partisi’nin hem Demokratik Sol Parti’nin Genel başkanlığını yaptı. Bugün Türkiye’nin içerisinde bulunduğu koşullar, birlikte hareket etmemizi zorunlu kılıyor. Beraber olmamızı zorunlu kılıyor. Bu ülkenin bütün aydınları, emekçileri, işçileri çağdaş uygarlık yolunda katkı vermek isteyen her kesimin desteğine ihtiyacımız var.”
Ecevit’in halkın Karaoğlan’ı olduğunu söyleyen Kılıçdaroğlu, sözlerine şöyle devam etti:
“Bizim önderimiz, liderimizdi. Sosyal demokrasiye kan veren liderimizdi. O nedenle onu, mezarının başında saygıyla anıyoruz. Allah rahmet eylesin. Nur içinde yatsın.”
DSP Genel Başkanı Masum Türker ise, Türkiye’de ayrılıkların değil ötekileştirenlerin yanlış olduklarını ortaya koyacaklarını söyleyerek, şunları aktardı:
“Senin gösterdiğin yolda düşünce özgürlüğü olmamasına, parlamentoya girip kendimizi ifade etme özgürlüğüne barajlar dolayısıyla sahip olmamamıza rağmen bir fikir üreterek, eylem oluşturarak ve bizimle aynı noktada, aynı duruşta olanların daha da güçlenmesini dileyerek yol alan senin öğrencileriniz. Bizim hedefimiz senin düşüncelerinin iktidara gelmesidir. Şuanda Türkiye’de dürüst insanların ve bütün emekçilerin korucusu yok. Dürüst insanları ve emekten yana olanların ölümlerine, sosyal haklarının kısıtlanmasına dur diyebilecek Ecevit yasalarına hayat verebilecek yeni bir yönetim anlayışına ihtiyaç var.”
Kaynak: iha