AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Binali Yıldırım, silahların susması, kardeşliğin devam etmesi için çözüm süreci başlattıklarını belirterek, “Uzatılan bir eli, olumlu yaklaşımı zaman zaman iyi hesap edemeyenler şunu bilmelidir; çözüm süreci tek bayrak tek millet altında meselelerin konuşarak halledilmesi demektir. Ortalığı yakıp yıkarak, gencecik çocukları öldürerek çözüm sürecini dayatmaya kalkanlar elbette hüsrana uğramaya mahkumdur. Biz ne çözüm sürecinden ne kardeşlikten vazgeçeriz ne de sizin ortalıkta at koşturmanıza müsaade ederiz” dedi.
AK Parti İzmir Çiğli İlçe Kongresi’nde konuşan AK Parti Genel Başkan Başdanışmanı ve İzmir Milletvekili Binali Yıldırım, AK Parti’nin hizmet yaparken bir yandan da darbe girişimleriyle boğuştuğuna dikkat çekerek, “Bunlar milletten gücümüzü almamıza rağmen postmodern, dostmodern darbe girişimleri yaptılar. 17 Aralık darbecilerinin arkasına sığındılar. Paralel yapının arkasına sığınarak seçim kampanyası yaptılar. Ama yağma yok. Uslanmıyorlar. Demek ki bir yandan ülkeyi şaha kaldıracağız, bir yandan da bunların tepelerine vuracağız. Başka çare yok. Ne zaman kadar? Adam olana kadar. Ne zaman milletin arkasından yürümeye başlayıncaya kadar, millette talimat veren değil talimat alıncaya kadar bizden çekecekleri çok şey var ” diye konuştu.
“POSTMODERN, DOSTMODERN DARBE YAPTILAR”
12 yıldır AK Parti’nin iktidarda olmasına rağmen darbe girişimleriyle milletin seçtiği iktidarı kaldırmaya kalktıklarını dile getiren Yıldırım, “Bunlar milletten gücümüzü almamıza rağmen rahat bırakmadılar. Postmodern, dostmodern darbe girişimleri ardı ardına devam etti. Bir yandan millete hizmet ederken, havayolu yaparken, bir yandan ülkemizin hızlı tren hayalini gerçeğe dönüştürürken, diğer yandan İstanbul ile İzmir’i komşu kapısı yapacak büyük projeyi hayata geçirirken, dünyanın en büyük dördüncü köprüsünü yaparken meğerse bu vesayetçiler hizmet yapmaktan başka, nasıl bir fırsat bulurum da şu iktidarı ele geçiririm diye düşündüler. Tıpkı, 1960’da, tıpkı 1980’de, tıpkı 27 Şubatta, tıpkı 17 Aralık komplosunda olduğu gibi. Biz ülkeyi kalkındırırken bunlarda boş durmamış, bunlar da çalışmış. Biz hem onlarla uğraştık, hem de hizmetleri yaparak geldik. Bu işlerde zannettiler ki ‘höd’ denince ceketimizi alıp gideceğiz. Yağma yok. Millet bir kere arkanızda oldu mu ona ihanet edemezsiniz. Biz hem vesayetçilerle boğuştuk hem de hizmet ettik. AK Parti’ye yakışan budur” şeklinde konuştu.
“NE KARDEŞLİKTEN VAZGEÇERİZ NE DE AT KOŞTURMANIZA İZİN VERİRİZ”
Silahların susması, acıların sona ermesi için çözüm süreci başlattıklarını ancak bunun farklı yerlere çekildiğine dikkat çeken Yıldırım, “Geçmiş acılar artık sona ersin dedik. Herkes anlayışla karşıladı. Çünkü hiçbir vatandaşımız askerlerimizin, polisimizin şehit olmasını, gencimizin hayatının sönmesini istemiyor. Enerjimiz, gücümüzü ülkenin daha da ileri gitmesi için kullanmayı hepimiz istiyoruz. Ancak uzatılan bir eli, olumlu yaklaşımı zaman zaman iyi hesap edemeyenler şunu bilmelidir; Türkiye’nin toprak bütünlüğü, tek devlet, tek vatan, tek bayrak hassasiyetine karşı yapılabilecek doğrudan veya dolaylı her türlü hareket hiçbir zaman çözüm süreci olarak değerlendirilemez. Çözüm süreci tek bayrak tek millet altında meselelerin konuşarak halledilmesi demektir. Ortalığı yakıp yıkarak, gencecik çocukları öldürerek çözüm sürecini dayatmaya kalkanlar elbette hüsrana uğramaya mahkumdur. Devlette hırs olmaz. Devlet hukukla, insanlar ayaktadır. İnsanları sindiren ne çözüm sürecinden ne kardeşlikten vazgeçeriz ne de sizin ortalıkta at koşturmanıza müsaade ederiz” şeklinde konuştu.
“HEM ÜLKEYİ ŞAHA KALDIRACAĞIZ, HEM DE TEPELERİNE VURACAĞIZ”
Cumhurbaşkanlığı seçim sürecinde de birçok tezgah çevirenlerin olduğunu dile getiren Yıldırım, şöyle devam etti:
“Zannettiler ki karşılarında sanal bir iktidar var. Ancak bu millet öyle bir cevap verdi ki felekleri şaştı, felekleri. 367 icadını çıkarttılar. İcatlar zannetmeyin ki teknoloji de oluyor. Zamane bazı hukukçular yeni icatlar çıkartıyor. Sanki millet onlara güç vermiş gibi milletin seçtiği iktidarı yargı ile yok etmeye çalıştılar. Ama bunlar bir değil, iki değil, beş değil. Uslanmıyorlar. Demek ki bir yandan ülkeyi şaha kaldıracağız, bir yandan da bunların tepelerine vuracağız. Başka çare yok. Ne zaman kadar, adam olana kadar. Ne zaman milletin arkasından yürümeye başlayıncaya kadar, millette talimat veren değil talimat alıncaya kadar bizden çekecekleri çok şey var. 10 Ağustos yeni Türkiye’nin bayrağının zirveye çıktığı gündür. Ancak bizim vesayetçiler yine akıllanmadılar. Çatı kurdular, tavan yaptılar oda başlarına çöktü. Halkın içinde gelmeyen, halkın sorunları bilmeyen kimsenin bu ülkeye faydası olmaz. Çatı çöktü, artçılar devam ediyor. Sonra kendi aralarında birbirlerine girdiler. Olmadı ‘MİT bizim partimiz karıştırıyor’ dediler. Başka işi yok mu? Ortalık toz duman, birbiriyle kavgalı bir partiyle mi uğraşacak. Onların çok efendi bir milletvekili var. O kadar veciz şekilde olayı özetledi ki. ‘Ya MİT niye uğraşsın, biz kendimize yetiyoruz.’”
“YENİLGİ YENİLGİ BÜYÜYEN ZAFERLE DEVAM EDİYORUZ”
İzmir’de birçok seçime girdiklerini, Türkiye’de 9 seçim geçirdiklerini ifade eden Yıldırım şunları söyledi: “İzmir’deki seçimlerde evelallah AK Parti gücünü kararlı bir şekilde gücünü artırmaya devam ediyor. ‘Yenilgi yenilgi büyüyen bir zaferle’ AK Parti yoluna devam ediyor. İzmir bir karar verdi. İzmir’in kararına diyecek bir şeyimiz yok. Başımız gözümüz üstüne. Ama İzmirlilere AK Parti’nin hizmet farkını evelallah göstereceğiz. 2015’te İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin AK Parti geçmesini göreceğiz. Bunlarınsa iki laflarından bir ‘Biz cumhuriyeti kuran partiyiz’ derler. İyi de cumhuriyeti kuran bu ülkenin bağımsızlığı için mücadele eden Atatürk, silah arkadaşları ve aziz millet cumhuriyeti kurduktan, cumhuriyeti kuran partiye emanet eden kadrolar hep vesayet peşinde koştular, darbecilerin arkasına gizlendiler, hizmeti unuttular. Çünkü ellerinden gelen bir iş yok. Acaba iktidarı kapabilir miyiz diye düşünüyorlar. Millete hizmet yapmadan iktidar olunmaz. Olursanız da o koltukta kalamazsınız.”
“17 ARALIK DARBECİLERİN ARKASINA SIĞINDILAR”
İzmir’de seçimi alamadıkların ancak milyonlarca insanın gönlünü kazandıklarını ifade eden Yıldırım, şöyle konuştu:
“En büyük zafer budur. İzmir’de seçimlerden bu yana 8 ay geçti. 8 ay sonra İzmir’de konuşulan, İzmir’de iyi kötü oturmuş toplu ulaşım sistemi vardı onu da bozdular. Trafiği rahatlatacakları yerde tekrar arapsaçına döndürdüler. Yaptıkları bu, başka hatırlanılan bir şey var mı? Birde yaptığımız hizmetleri engellemek için mahkemelere su yolu yapıyorlar. Biz seçim öncesi bunları hemşehrilerimize anlattık. Ama o günün şartlarında İzmir’i konuşamadılar. İzmir’i konuşmaktan kaçtılar İzmir’e anlatacakları bir şey yoktu tabi neye sığındılar? 17 Aralık darbecilerinin arkasına sığındılar. Paralel yapının arkasına sığınarak seçim kampanyası yaptılar.”
AK Parti hükümetinin 12 yıl boyunca iktidarlığı döneminde birçok şeyin değiştiğini belirten Yıldırım, “Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşundan bu güne kadar olan süre zarfında AK Parti iktidarına kadar geçen 79 yıldaki büyümeden 12 yıldaki büyüme tam 3 kat daha fazladır. 12 yılda 3 kat daha büyüdü bu ülke. İster hastaneleri, ister okulları ele alın her alandaki büyüme dünyadaki artan krize, savaşlara rağmen kararlılıkla büyüyen bir ülke var. Onun adı Türkiye’dir” diye konuştu.
“MAHKEMEYE SU YOLU YAPIYORLAR”
Karşıyaka taraftarı bir grubun Yıldırım’ın sözlerini sık sık “Karşıyaka seninle gurur duyuyor’ sözleri ile kesmesi karşısında Yıldırım, “Karşıyakalıların stat taleplerine kulaklarını tıkayanlar duysun. Karşıyakalıyım demek lafla olmaz, yapımına karar verilen stadı mahkemeye götürmekle olmaz. Onlar yol yapmaz, onlar mahkemelere su yolu yaparlar. Hizmetlerimizi engellemek için mahkemeleri su yolu yaparlar. 160 tane özel idare mallarının hazineye devri için 160 mahkeme açmakla övünüyorlar. İşleri engellemekle övünmeyin. İzmir’e ne faydanız var onları anlatın. İzmir’e ne yaptınız onları anlatın” dedi.
“KOCAOĞLU SUÇÜSTÜ YAKALANDI”
İzmir’i Türkiye’nin lokomotif illerinden biri yapacaklarını belirten Yıldırım, “Biz İzmir için 35 proje yaparken, onlar da Çiğli’ye 35 yıllık çamur projesi yapıyorlar. Bizim için İzmir demek İstanbul’dan sonra 34’ten sonra 35, Türkiye’nin ikinci büyük şehir demektir. Çiğli’ye üniversiteyi kim kazandırdı. Şimdi bin 100 yataklı yeni bir yurdu da yap işlet modeliyle Çiğlimize kazandırıyoruz” ifadelerini kullandı. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu’nu da eleştiren Yıldırım, “Tire’deki malları satarken, il başkanımız durdurdu. Avaz avaz bağırıyordu seçim meydanlarında. Ama suçüstü yakalandı" şeklinde konuştu.
“TARİH ALTIN HARFLERLE YAZDI”
AK Parti İl Başkanı Bülent Delican ise AK Parti’de hizmet veren herkesin tarihe karşı sorumluluğu olduğunu ve tarih yazdıklarını ifade ederek, “Biz tarih yazıyoruz. Aslında bu bize normalmiş gibi geliyor. Ama tarihe altın harflerle nasıl yazıldığımızı torunlarımız görecek. AK Parti’nin kapısından içeri giren herkesin tarihe karşı sorumluluğu var. Çünkü bizler geleceği inşa eden insanlarız. Kardeşliğimiz bozmak isteyenler var. Ancak Allah’a çok şükür bizim inanmış kalplerimiz ve inanan bir liderimiz var. İnşallah 2015 seçimlerinde İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne AK Parti bayrağını dikeceğiz” dedi.
KANER YENİDEN BAŞKAN
AK Parti İzmir’de tek aday tek liste ile girilen Çiğli ilçesinde mevcut başkan Özgür Kaner yeniden başkan seçildi. AK Parti İlçe Başkanı Özgür Kaner de önümüzdeki dönemlerde Çiğli’nin AK Parti’nin farkını göreceğini belirtti.
Kaynak: iha