Özel bir şirkette şoförlük yapan Halil Kara, kendisini aldattığını öne sürdüğü eşi Huriye Kara’yı pompalı tüfekle ateş etti. Doğum gününde eşi tarafından vurulan Huriye Kara olay yerinde öldü. Polisler tarafından yakalanarak gözaltına alınan Halil Kara sorgusunun ardından çıkarıldığı mahkemece tutuklandı. Eşini öldüren Halil Kara’nın yargılanmasına Eskişehir 1’inci Ağır ceza Mahkemesi’nde başlandı. Ağırlaştırılmış ömür boyu hapis istemiyle yargılanan Halil Kara duruşmada çelişkili ifadeler verdi. Duruşmada bir ara baygınlık da geçiren Halil Kara, eşinin kendisini F.K. adlı bir kişiyle aldattığını öne sürerek şu iddialarda bulundu:<br /> <br /> “4 ay önce eşimin vücudunda diş izleri, parmak izleri gördüm. Telefonu sürekli aranıyordu ve arıyordu. Eşime sordum, yalan söylüyordu, sağa sola çarptığını söylüyordu. Ben eşimin aldattığından şüpheleniyordum. En son olaydan 10-15 gün önce F.K. ile eşimi benim evde yatağımda yakaladım. Kendimi toparlayamıyordum. Çünkü eşim bana hap vermişti. Olay günü eşim yine sabahleyin işe gitti. Tüfeği yanıma aldım. Eşimi takip ettim. Eşim çalıştığı iş merkezinde soyunma odasına girdi. Kapıya tekme attım, açamadım. Omuz vurdum, kilide doğru ateş ettim. Arka odadan da bir tıkırtı geldi. Bir el ateş ettim. Birden başka kadın bağırtısı duydum. Başkası olunca tekrar eşimin olduğu yere geldim. Tüfeğin namlusuyla eşimin soyunma odasının kapısına vurdum. Eşim tüfeğin namlusunu ben kapıya vururken tuttu. Asıldım, silahı asılmamla birlikte patlaması bir oldu. Tek el ateş ettim eşim yere düştü. Korktum silahı fırlattım olay yerinden uzaklaştım, polise gidip teslim oldum.”<br /> <br /> <br /> ÇOCUKLARI İFADE VERDİ<br /> <br /> Duruşmada Kara çiftinin çocukları 21 yaşındaki Medet Kara ile 19 yaşındaki Hilal Kara Medet Kara da tanık olarak dinlendi. Hilal Kara “Annemin başkasıyla görüştüğünü görmedim. Annem bizim için çalışmaya başladı” dedi. Medet Kara da annesinin bir gün dahi eve geç geldiğini görmediğini anlatırken “3-4 ay önce babam beni internet kafeye çağırdı. Annemin telefon kayıtlarını çıkarmış kontrol ediyordu. Sonra yanından ayrıldım. Babam yanımıza geldi, pişman bir hali vardı, hiçbir şey bulamadığını söylüyordu, sonra anneme çiçek falan aldı” diye konuştu.<br /> <br /> AVUKATI TAHLİYESİNİ İSTEDİ<br /> <br /> Sanık avukatı Önder Öztürk, müvekkilinin yüzde 55 engelli raporu bulurduğunu, mesane kanserine yakalandığını , kalp ve kanında kurun oranı fazla, manik depresif bulunduğunu anlatırken, “Cezaevinde intihara teşebbüs etmiştir. Sanığın tahliyesini talep ediyoruz” dedi.<br /> <br /> Mahkeme heyeti sanık Halil Kara’nın akli dengesinin yerinde olup olmadığının belirlenmesi için İstanbul Adli Tıp Kurumu’na sevk edilmesine, tutukluluk halinin devamına karar vererek duruşmayı 30 Aralık 2014 tarihine bıraktı.<br /> <br /> KADIN CİNAYETLERİNİ DURDURACAĞIZ PLATFORMU’NDAN AÇIKLAMA<br /> <br /> Duruşma sonrası kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu üyeleri adliye önünde basın açıklaması yaptı. ‘Kadınlara koruma, katillere ağır ceza’ yazılı pankart açan kadınlar adına konuşan Fatma Kurt, eşini öldüren Halil Kara’nın en ağır cezaya çarptırılmasını istedi. Öldürülen Hayriye Kara’nın ağabeyi Cengiz Deringöz’ün avukatı Tuğçe Ayas da yaptığı konuşmada, şöyle dedi:<br /> <br /> “Türkiye’de kadına yönelik şiddet eylemleri ne yazık ki her geçen gün artarak devam ediyor. Kadınlarımız, işyerlerinde, evlerinde hayatının eh alanında bu şiddete uğruyorlar ve öldürülüyorlar. Huriye kara da bunlardan biri . Çalışmakta olduğu işyerine sabah erken saatlerde gidiyor. Kendisinden 10 dakika sonra eşi, halıflekse sardığı pompalı tüfekle geliyor ve işyerinde haince, tasarlayarak 5 el ateş neticesinde öldürüyor. Bugün ve daha önceki soruşturma aşamasında çok farklı savunmayla karşılaşmadık. Bütün kadın cinayetlerinde karşılaştığımız ortak nokta şu: Sanıklar haksız tahrik indiriminden yararlanabilmek için eşlerinin kendilerini aldattığını söylüyorlar. Bugünkü davamızda da süreç aynı şekilde ilerledi. Sanık akıl hastası olduğunu söyledi, eşinin kendini aldattığını söyledi. Duruşmamız ertelendi akıl sağlığı konusunda bir rapor alınacak. Tek temennimiz başka kadınların ölmemesi ve bu davanın da en ağır cezayla sonuçlandırılması.”