2004 yılında yaşama veda eden Larsson’un kardeşi ve Therese’nin babası Joakhim, “Stieg ilk romanı Ejderha Dövmeli Kız’ı kaleme aldığı dönem hep bundan bahsederdi. Kızım onun romanında anlattığı Lisbeth Salander’e ilham veren kişiydi. On yıl önce kızım deri çizmeli, piercingli, kapkara saçlı ve gotik makyajıyla dikkat çekiyordu. Amcası onun hayata ve topluma karşı tavrını, isyanını epey gözlemlemişti” dedi.
“KİTAPTAKİ GİBİ YAŞIYORDU”
Daily Mail’e konuşan Joakim Larsson, Therese’nin annesinin erken yaşta kanserden ölümünün etkisinde kalıp 15 yaşında aneroksiye yakalandığını, buna rağmen hayata karşı güçlü durmak için jiujitsu ve kickboks öğrendiğini anlattı.
Genç kadın yaşamını sürdürdüğü İsveç’in Umea kentinde vegan ve antikapitalist hareketlere katıldı. Therese, kendisinden beş yaş büyük, alkolik ve uyuşturucu bağımlısı erkek arkadaşı intihar ettikten sonra amcasıyla daha sık görüşmeye başlamış: “Bazen Umea’daki evimizi ziyaret ederdi. Bunun dışında düzenli olarak yazışırdık. Benim için terapi gibiydi. O kendimden bahsetmemi severdi, ben de onun başından geçenleri dinlemeyi. Afrika’da Marksist gruplarla yaşadığı maceraları, Neo-Naziler’den kaçışını ve suikast girişimlerinden nasıl kurtulduğunu anlatmıştı.”
“AMA ARTIK EVLİ VE BİR ÇOCUK ANNESİ”
Larsson bugün 31 yaşında. Umea’daki bir hastanede hemşire asistanı olarak çalışıyor. Eski yaşamının üzerine sünger çekmiş. Evli ve bir çocuk annesi.
Seriyi 10 kitapta tamamlayacaktı
Stieg Larsson, romanlarının başarısını göremeden, 2004 yılında geçirdiği kalp krizi sonucu yaşama veda ettiğinde yalnızca 50 yaşındaydı. Seriyi 10 romana tamamlamayı planlıyordu.
Mesai arkadaşı Kurdo Baksi’ye göre Larsson ölmeden önce dördüncü Milenyum kitabı üzerinde çalışıyordu. Yüzde 75’i tamamlanan müsvedde İrlanda, İsveç ve Amerika’da geçiyor ve Lisbeth’in ikizi Camilla’ya yer veriyordu.
Notlarından derlenen serinin dördüncü kitabı “Det som inte dödar oss” 15 Ağustos’ta “Norstedts, Ejderha Dövmeli Kız’ı yayınladıktan tam 10 yıl sonra” yayımlanacak.
Dördüncü kitabı “toparlayan” David Lagercrantz da kariyerine suç ve seri katiller üzerine haberler yazan bir gazeteci olarak başlamış. Norstedts, yazarı “metinlerinde sürekli tuhaf karakterler ve girift kişilikli dâhileri ortaya çıkaran bir yazar” olarak tanımlasa da Lagercrantz’ın çok satan başarıları da var. Hayalet yazarlığını yaptığı Jag är Zlatan Ibrahimović örneğin, iki aydan kısa bir süre içinde 500 bin ciltli kopya sattığı 2011’de yılın en hızlı satılan kitabı unvanını kazanmıştı.
